haşim işcan nasıl seçilmeden istanbul belediye başkanı oldu

2 ay önce

açan: karakuscu

4 entry

entryler

27 Mayıs darbesinden sonra, 1963 Yılında İstanbul’da yapılan belediye başkanlığı seçimini Adalet Partisi adayı Nuri Erogan kazanmıştı.

Ama Nuri Erogan İstanbul’da belediye başkanlığı yapamadı. CHP’nin itirazı üzerine Yüksek Seçim Kurulu, Nuri Erogan’ın Başkanlığını iptal ederek, CHP’li Haşim İşcan’ı belediye başkanı ilan etti. CHP’li Haşim İşcan İstanbul halkı kendisini seçmemiş olmasına rağmen İstanbul’da 5 yıl Belediye Başkanlığı yaptı.

Nuri Erogan, Adalet Partisin'den belediye başkan adayı olarak başvurduğunda, “devlete bağlı bir ortaklık” olan Denizcilik Bankası’nda Hukuk Müşaviri olarak görev yapmaktaymış. Yapılan itiraza rağmen il seçim kurulu Erogan’ın adaylığını kabul etmiş. Seçimden sonra, CHP, Erogan'ın adaylık koşullarına uymadığını bildirerek YSK’na itiraz ediyor. YSK, itirazı kabul ederek Erogan'ın belediye başkanlığını iptal etti.

Adalet Partililer de fazla direnmeden sonuca katlandılar, Belediye Meclisine hakim olmalarına rağmen, Haşim İşcan’ın belediye başkanlığını kabullendiler.

İstanbul’da 1968’de yapılan belediye başkanlığı seçimini de Adalet Partisi adayı Fahri Atabey kazandı. Bu sefer de CHP Adalet Partisinin seçim kazanan Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi üyelerine itiraz etti. YSK, CHP’nin itirazını kabul ederek, AP’nin belediye meclisi üyeliklerinin tümünü, İl genel Meclisi üyeliklerinin de büyük bir kısmını iptal etti. AP’nin belediye meclisindeki 57 üyeliğinin çoğunluğu CHP’lilere verildi. Belediye Meclisine CHP’nin hakim olması sebebiyle, Fahri Atabey’in belediye Başkanlığı sembolik oldu, CHP bir dört yıl daha seçilmeden İstanbul’u yönetti. Prof Dr Mustafa Erdoğan

Nuri Eroğan, bu itirazlar üzerine şöyle dedi: "Muhterem İstanbul halkı teveccüh gösterip, bu mevkie beni layık görmüş. Milli irade bu şekilde tecelli etmiş. Halk Partisi'nin davranışına gelince: Her zaman olduğu gibi seçim dışı yollarla mevki işgal etmek arzusunun yeni bir tezahürü olsa gerek.

Bir diğer açıklamasında Nuri Erdoğan: seçim kurulunu suçluyordu: "Seçim Kurulu, CHP'nin yapmış olduğu itirazı karşısında kati bir hükme varmayıp, kararını seçim neticesine bırakmıştır. Ve adalet partisinin başka bir aday çıkarmasını engellemiştir

Nuri Eroğan; Kanuni durumumuza gelince gerek Denizcilik Bankası'nın baş hukuk müşavirliğinin mütalaası gerek pek çok hukukçu arkadaşın görüşü adaylığımızda kanuni bir sakınca olmadığı merkezindedir. Bankanın kuruluşuna dair kanuni hükümler açıkça göstermektedir ki banka avukatlığı ile bir şahsın vekilliği arasında fark yoktur.

Entry yazabilmek için giriş yapmalısınız. Hesabınız yoksa kayıt olun.