Erciyes Sözlük
Bilgi paylaşım platformu yükleniyor...
Başlatılıyor...
En Yeni Entryler | Erciyes Sözlük En Yeni Entryler | Erciyes Sözlük
en yeni entry'ler

Age of empires ve rome total war bu seriler harika bence sizce?

trench crusade
5 gün önce

Tabletop skirmish türünde bir minyatür oyun türüdür. Mike Franchina ve Tuomas Pirinen tarafından 2022 yılında yazılmaya başlanmış çok taze bir lore'a sahip. Buna rağmen çok derin bir hikayeye ve çok büyük detaylara sahip hikayenin konusu şöyle;
1099 yılında Birinci haçlı seferleri başarılı olmuş ve tapınak şövalyeleri Kudüs'e girmeyi başarmıştı. Mescid-i Aksa'nın altına indiklerinde bir eser keşfettiler. Bu şeytani eserin etkisinde kalarak yozlaştılar ve Kudüs'e cehennemi kapısını açtılar. Hikaye bu tarihten 800 yıl sonra 1914 yılında geçiyor. Bu evrende tanrı artık sorgulanamaz şekilde gerçek çünkü oyun tarihine göre 1477 yılında şöyle bir olay var "The City of Argos is taken by God and it is no more...". Bu tarz şaşırtıcı eklentilerin yanı sıra ibrahimi dinler aşırı iyi araştırılmış bu lore yazılırken her bir detay ayrı bir etkileyici. Batıda Trench pilgirims, new Antioch doğuda Iron Sultanate, Levant bölgesini ele geçirmiş Court of the Seven Headed Serpent ve Black Grail cehennem güçleriyle savaşmaya devam ediyor. ilgililer için aşağıya linkler bırakıyorum şu an açıkladığımdan çok daha fazlası var çünkü lore içerisinde.

Trench Crusade Lore Sayfası:
https://www.trenchcrusade.com/from-the-official-and-true-annals-of-the-church-history

40IP youtube kanalı:
https://www.youtube.com/playlist?list=PLQlxJfD1Bo-r3JsIJ0U_XF49V1ChGj7aA

half life
7 gün önce

Zaman zaman half life hikayesine geri dönme ihtiyacı hisseden birisi olarak artık yeterince oynamış ve sinematik izlemek isteyenleri kurtaracak bir belgesel buldum “Makine” adındaki bir youtube kanalının paylaştığı bu belgesel derinlemesine half life hikayesini Türkçe seslendirme ile anlatmakta izlerken hem geçmişe gittim hemde bazı detayları kaçırdığımı gördüm çok kaliteli bir içerik olmuş izleyenlere keyifli seyirler dilerim

Ben kişisel olarak AAA oyunlara karşı alerjisi bulunan bir insanım milyon dolarlarla reklamını yapıp hype yarattıktan sonra çıkan bir oyunun bana göre satılmama olasılığı yok. Bununla birlikte kötü çıkma ihtimali de çok artıyor çünkü zaten ünlü olan oyun markalarının "Zaten biz sıçsak yine oynarlar" mantığı ile yaptığı oyunların sayısı bir hayli arttı ve işin kötü yanı haklılar, İnsanlar bu oyun firmaları sıçsa da alıyor , oynuyor....
Bundan ötürü küçük bütçeli 'İndie' oyunları daha iyi bulmaya başladım özellikle son dönemde. Ellerindeki ufak imkanlarla güzel bir iş çıkarabilmek ve ön planda kalabilmek için daha önce yapılmamış bir şey yapmaya çalışıyorlar bu da çok farklı güzel denemelerin ortaya çıkmasına sebep oluyor. Şimdi bu tarz oyunlar arasından en çok sevdiğim 10 tanesini sıralamaya koymadan listeleyeceğim:
1. Return of the Obra Dinn
2. Dead Cells
3. Risk of Rain
4. Cuphead
5. What Remains of Edith Finch
6. INMOST
7. Cult of the Lamb
8. ROOM serisi
9. Viewfinder
10. Hollow Knight

Açıkçası genel skorlardan ziyade yazarlardan oynadıkları ve sevdikleri oyunları sıraladıkları bir başlık açmak istedim çünkü dışarıdan edinilen fikirler yerine insanların kendi fikirleri daha kişisel olabiliyor örneğin ben çok dinamik bir şekilde oyun mekaniğinin değişmesinden çok hoşlanıyorum lego oyunlarında her karakterin farklı oyun mekaniklerinin olması oyunu çok değişken hale getirebiliyor bu sebeple belkide bu başlıktan başkasından da ilk kez ilham alıp oynayacağımız oyunlar da olabilir.

1. The Legend of Zelda: Breath of the Wild
2. Cyberpunk 2077
3. Lego: Avengers
4. Red Dead Redemption 2
5. Super Mario Odyssey

Bazı ürünlerin doğduğu ülkede global bir markaya dönüşememesini hep ilginç bulmuşumdur. Espresso, pizza, hamburger, döner, baget… Liste uzar gider. Çoğu kendi kültüründe küçük işletmelerin elinde kalıyor, ama aynı şey bir Amerikan şirketinin elinde birden “dünya markası”na dönüşebiliyor.

Bence bunun birkaç nedeni var. En başta dil ve anlatı gücü geliyor. İngilizce küresel bir dil ve Amerikan kültürü “herkese hitap eden” bir hikâye kurmayı çok iyi biliyor. Starbucks’ın espressoyu, McDonald’s’ın hamburgeri, Domino’s’un pizzayı bir deneyimle paketlemesi tesadüf değil. Ürün artık sadece yiyecek değil, bir yaşam tarzı gibi satılıyor.

görsel promptlar
15 gün önce

son zamanlarda oldukça sık karşıma çıkan yapay zeka görseli ile kendini aksiyon figürlere benzeten pek çok içerik ile karşılaştım bunu chat gpt ile yapıldığını sanmıştım ama gemini yapıyormuş gerçekten görsel anlamda bir adım daha iyi durumda ve tutarlı gibi şimdi konuyu uzatmadan aşağıda verdiğim promptu kullanarak kendi resminizin aksiyon figür görselini üretmeniz mümkün görsel olarakta nasıl sonuç vereceğini merak edenler için de örnek ekledim.

site:
https://gemini.google.com/

prompt:
Create a 1/6 scale commercialized figurine of the characters in the picture, in a realistic style, in a real environment. The figurine is placed on a computer desk. The figurine has a round transparent acrylic base, with no text on the base. The content on the computer screen is the ZBrush modeling process of this figurine. Next to the computer screen is a BANDAl-style toy packaging box printed with the original artwork. The packaging features two-dimensional flat illustrations.

orta sınıf
21 gün önce

Yüksek enflasyonun en büyük illüzyonu şudur: Orta sınıf fakirleştikçe, dışarıdan bakan birine göre hâlâ zenginmiş gibi gözükmeye devam eder. Birikim yaptıkça, hayalindeki eşyaların ve metaların giderek kendinden uzaklaştığını fark eder. Bu yüzden parasını gezmeye, eğlenceye ve kıyafete harcar. Aslında bu bir tür “öğrenilmiş çaresizlik”tir; birikim yapmak, hayallerin ulaşılmaz olduğunu görmekle sonuçlanır ve insanlar kısa vadeli tatminlerle denge kurmaya çalışır. Bu yüzden kafelerde, restoranlarda ya da marketlerde insanlar görürüz; artık ev ve araba almaktan vazgeçmiş, ulaşamayacağına inanmış bir orta sınıf vardır karşımızda.

Eylül ayı geldi mi Anadolu’da kadınların üstüne bir telaş çöküyor, özellikle de annemin. Bu telaş öyle böyle değil; sanki kış ayları değil de kıtlık kapıda, savaş eli kulağında… Oysa şunun şurasında 2-3 ay kış yaşıyoruz, ona da kış denirse tabii. Ama annem, sanki önümüzde en az 6 ay sürecek zorlu bir dağ hayatı varmış gibi salçalar kaynatılıyor, tarhanalar seriliyor, kurutmalıklar ipe diziliyor, turşular kuruluyor. Evde asla bitmeyen hummalı bir koşuşturma… mesele sadece kışa hazırlanmak değil bence annemin elinde hayat boyu alışkanlığa dönüşmüş bir kültür, bir güvenlik duygusu var. Maalesef..

sevgili yazarlar erciyes sözlük şiir yarışması 2025 sonuçlandı.

3. asiyegenç
[hikayede adsız] içerisinde entry alıntısı

2. sabitince
[sen nasıl dünyasın] içerisinde entry alıntısı

1. pskdansümeyye
[gelmeyişin üzerine] içerisinde entry alıntısı

yarışmanın amacı sadece derece elde etmek değil, sözlük yazarlarını şiir ve edebiyatla daha fazla buluşturmak, kalemlerini özgürce konuşturabilmeleri için bir alan açmaktı.

pek çok şiirin puanı eşit ya da birbirine çok yakındı; bu da yarışmada aslında herkesin çok değerli dizeler sunduğunu gösteriyor.

bundan sonrası için edebiyatı destekleyen farklı etkinlikler ve yarışmaların devam edeceği şimdiden duyurmuş olalım. yani şansı bu sefer yaver gitmeyenler için yeni fırsatlar mutlaka olacak.

şiir yazmaya devam.

shiftdelete ve mobbing
27 gün önce

Hakkı Alkan’ın yaptığı mobbing videoları sosyal medyada oldukça ses getirdi. Bu videolarda iş hayatında sık karşılaşılan ama çoğu zaman görünmez kılınan baskı, küçümseme ve psikolojik şiddet davranışları, Türkiye’de çalışma hayatındaki mobbing gerçeğini çok iyi özetliyor.

gamescom 2025
1 ay önce

Gamescom 2025 bu yıl da Köln’de büyük bir şölene dönüştü, daha açılış gecesinde bile duyurular arka arkaya geldi. Call of Duty serisinin yeni oyunu Black Ops 7 ilk göze çarpanlardan biriydi, klasik çok oyunculu ve zombi modlarının yanında hikâyede David Mason gibi serinin sevilen karakterlerine yer vermesiyle ilgi topladı. Korku tarafında Silent Hill f, Resident Evil Requiem ve Ghost of Yōtei dikkat çekti, özellikle Requiem görsellik ve ses tasarımıyla ödüller topladı.

Eğlenceli tarafta Lego Batman: Legacy of the Dark Knight tanıtıldı, Gotham’ın genişletilmiş haritası ve Batman evreninin birçok karakteriyle büyük ses getirdi, fuar boyunca en çok konuşulan oyunlardan biri oldu. Capcom’un uzun süredir merak edilen Pragmata’sı da Ay’da geçen bilimkurgu atmosferi ve nişancı öğeleriyle birlikte bulmacaları birleştirmesiyle oyuncuların ilgisini çekti. Obsidian ise Grounded 2’de devasa tarantula boss’u AXL’i gösterdi, yeni zırhlar ve içerikler de yolda.

Hollow Knight: Silksong fuarın en çok beklenenlerinden biriydi, Steam istek listelerinde zirveye oynuyor. Çin mitolojisinden ilham alan Black Myth: Zhong Kui de tanıtıldı ve oldukça heyecan yarattı. Strateji meraklılarına hitap eden Warhammer 40,000: Dawn of War 4, Indiana Jones and the Great Circle için duyurulan yeni ek paket ve Switch 2 sürprizi de fuarın önemli detaylarındandı. Xbox tarafında Overwatch 2, The Outer Worlds 2 ve Ninja Gaiden 4 gibi yapımlardan yeni görüntüler geldi, Age of Empires IV’ün PlayStation 5’e gelmesi de dikkat çekti.

Fuarda sadece oyunlar değil, Fallout dizisinin ikinci sezonu gibi yan içerikler de tanıtıldı. Yeni sezonda New Vegas esintileri göze çarpıyor. Ayrıca Cult of the Lamb, Vampire: The Masquerade Bloodlines 2 ve World of Warcraft: Midnight gibi oyunlar da kendine yer buldu.

Etkinliğin sonunda ödüller sahiplerini buldu, Resident Evil Requiem görsellik ve ses alanlarında öne çıkarken, Donkey Kong Bananza en iyi oynanış, Hela ise en eğlenceli ve en iç ısıtan oyun seçildi. Grounded 2 en iyi Xbox oyunu, Anno 117 en iyi PC oyunu ödülünü aldı. Genel olarak Gamescom 2025, hem büyük serilerin yeni oyunlarını hem de bağımsız yapımların sürprizlerini aynı sahnede buluşturarak oyun dünyasının nabzını tutmayı başardı.

En İyi Görsellik: Resident Evil Requiem
En İyi Ses: Resident Evil Requiem
En İyi Oynanış: Donkey Kong Bananza
En Eğlenceli Oyun: Hela
En Epik Oyun: Resident Evil Requiem
En İç Isıtan Oyun: Hela
Toplumsal Etki Ödülü (Games for Impact): Tiny Bookshop
En İyi Microsoft Xbox Oyunu: Grounded 2
En İyi PC Oyunu: Anno 117: Pax Romana
En İyi Sony PlayStation Oyunu: Resident Evil Requiem
En İyi Nintendo Switch 2 Oyunu: Mario Kart World
En İyi Mobil Oyun: Love and Deepspace

babaya
1 ay önce

Baba'ya

Ne zaman varlığını hissedeceğim senin
Işığı görebiliyor ve sıcaklık üstümdeyken
Nasıl ezip geçebiliyor beni aydınlıklar
Sanki hiç yokmuşum gibi
Unutulmayacak kadar dahi var edememek kendini
Çaresizce bekliyorum zamanı
Oysa zaman avuçlarımın içindeyken
Kaybediyorum ellerimi

Sol elim meşaleyi tutuyor
Dokunabilmesi için sağ elimin küllerime
Bir meskene sığar mı benim içim?
Aklıma karanlık yerler geliyor
ki ben,
elimde meşale
Seni arıyorum
Uzun duvarlar ve içinde kendini kaybedecek kadar bir boşluk hali
Madem bu kadar kocaman mağaralar,
Neden içinde nefes alamıyorum?

Üzerime bir örtü atardım göreceğini bilsem
Anlatmaya çalışırdım
seni ne kadar sevdiğimi
duyacağını bilsem
Yüreğimde herkese bir oda verdim
İçimde yaşayabilmeleri için
Senin odanı sığdıramadım yalnız
Boşluğa alan biçemeyeceği için aklım
Şimdi biliyorum,
yüreğimin biçemediğim noktalarında kara kara lekelerin
Keşke bulabilsem yerini
ve söküp atabilsem içimdeki seni

Gözlerimin önüne bir perde çekildi
Yaşamak ve kabullenmek arasında
Perdenin ötesini görmek istemedim yalnız
Oysa ilk defa gözlerimin içine bakarak
Anlatabildin her şeyi
Benim bana anlatamadığım
Sen belki de ilk defa dokundun bana
Ellerinle gözlerimi sana çevirdin
Sen
beni hissizliğinle hançerledin
yokluğumla ölüme terk ettin

Sen yokken
Hep başka bir adam aradım
İçimdeki yangını üfleyebilmek için
Beni öyle ezip geçememesi için aydınlıkların
Örtü gerektirmeyecek gölgeyi aradım
Yüreğimde yerini bulabileceğim bir köşe bıraktım
Sığınabileceğim tüm limanlara
kıvılcım kıvılcım
Adına aşk dedim, bilerek yandım
Sen yokken
İçimde kapısı açık odalar bıraktım

Bazen ölmek istiyorum
Kendime bir yer bulabilmek için
"Kendime bir yer"
Yeniden doğmak için yüreğinde
Hatırlatmak için sana kendimi
Doğduğum gün gibi baba yapmak için seni
Bazen ölmek istiyorum
Kendimi bir tabuta sığdırmak
Ve toprağı yâr bellemek
Beni kollarına sardığı için minnet duymak
Şuursuzca
Ve ben göremeyecek dahi olsam da
Seni hapsetmek istiyorum bir kerecik
Üstümdeki mezar taşında

Peki ya şimdi?
Ne kadar okursam okuyayım anlayamayacağım bir kelime bıraktın bana
"baba"
Bir sonsuzluk parkında sıkışıp kaldı içim
Hiç bir zaman güneşin batmadığı
gel kurtar beni buradan
Ya akşam olsun
Ya da ölünceye dek çocuk kalayım.

nerede ne yenir
1 ay önce

Kayseri yemek kültürü denince akla mantı, yağlama gibi pek çok özel lezzet geliyor ama iş iyi restoran bulmaya gelince seçenekler biraz sınırlı kalabiliyor. Yine de şehrin içinde öne çıkan bazı güzel noktalar var. Mesela Develi cıvıklısını denemek isteyenler için Bereket Develi Cıvıklısı restoranı gerçekten tavsiye edilebilir. Bir marketin içerisinden asansörle çıkılarak ulaşılıyor, içerisi oldukça nezih ve lezzet konusunda da beklentiyi karşılıyor. Özellikle sıcak ve taze servis edilen develi cıvıklısı Kayseri’de mutlaka tadılması gereken lezzetlerden biri.

Google Maps'te Aç

an
1 ay önce

Balkonda oturuyordum, alt katımızdaki dükkan sahibi abi köpeğini gezdiriyordu. bizim binanın bahçesindeki güllerden birini kopardı, arkasına saklayarak yürüdü. eşine götürecekti belli ki… orta yaşlı bir çift ama hâlâ birbirlerine böyle küçük sürprizler yapabilmeleri, sevgileri… aahh.. içimde bir sıcaklık yayıldı. kalbim biraz eridi, ne kadar tatlı bir ana şahit oldum.

SONUNDAAAAA. Bugün 6 yıllık bekleyiş sona erdi Team Cherry Sonunda SONUNDA Çıkış tarihini 4 Eylül olarak açıkladığı son bir trailer paylaştı. Bu hikayede İlk oyunda çokça gördüğümüz Hornet karakteri ile maceralara atılacağız trailer linki

imkansız
1 ay önce

İMKANSIZ

Ayrı yazılan kelimelerin bile beraber yazılma ihtimali varken
Bizim beraber yazılma ihtimalimiz yoktu sevgilim .
Belki de bu yüzdendi imkansızı istemek,
Bu yüzdendi her anı berabermişcesine düşlemek.

Ama anladım artık sevgilim:
Ne zaman çözüyordu bizi
Ne de biz kendimizi.
Zaman siler belki izimizi.

Bunlar artık son satırlar sevgilim.
Deniz mavisi gözlerine ve anılarımıza dikkat et.
Çünkü artık ne sen benim hayatımda
Ne de ben senin hayatında.

Hiç olmamışçasına,
Hiç olmayacakmışçasına...
Hoşça kal sevgilim!
Hoşça kal!..

köpük
1 ay önce

Ekonominin yaşam döngüsü:
‎Gelişimi engelleyene kadar kanunsuz kapitalizm sürer.
‎Sonra kanunlar, güvenlik güçleri ve vergiler gelir.
‎Ondan sonra: Kamu hizmetleri.
‎Sonra da nihayet fazla harcama ve çöküş.
‎Ekonomi canlı bir şeydir. Canlılıkla doludur ve yavaşlayıp eskidiğinde ölür.
‎Sonra, gereklilikten ötürü insanlar daha küçük ekonomik gruplara bölünürler ve bu döngü birden fazla ekonomiyle baştan başlar.
‎(Andy Weir - Artemis isimli kitaptan alıntı.)

Gelmeyişin Üzerine

Bir yanım gece gibi—suskun,
Öbür yanım: adını sayıklayan bir rüzgar.
Her cümlem eksik kalıyor
Senin olmadığın yerde.

Sen bir ihtimaldin önce,
Sonra sızım, sonra yarım kalan şarkım
Öyle yarım ki,
Bir mısrayı bitiremiyorum sensiz.

Ben seni en çok
Bekleyişlerimden tanıdım.
Bir vapur iskeleye yanaşırken mesela,
İçinde sen yoksan
Boşalıveriyor elimdeki valiz.

Bak, bu şehir seni unutmuyor,
Simitçinin sesi bile ağlamaklı.
Üzerime düşen her yağmur tanesi
Adını ezbere biliyor.

Ve ben hâlâ
Gelmeyişinin sesini dinliyorum
İçimde en kalabalık sessizlikle.

Bir otobüs camında buğulanmış yüzüm,
Adını yazıyorum,
Her harfiyle biraz daha siliniyorum.

Gözlerinle yan yana gelemedi hiçbir sabah,
Ben her gün seni uyandırmadan
Gidiyorum kendimden.

Artık anlıyorum,
Ayrılık bir son değil,
Sen yoksan, hiçbir şey başlamıyor zaten.

Bir gün sorarlarsa seni,
“İçimde kaldı” derim.
Ne tam bir acıydın,
Ne de geçecek bir şey.

Senle yaşamadım belki,
Ama senle eksildim en çok.
Ve bil ki,
Bir insan bir insana bu kadar içten susabilir.

Sümeyye Çomaklı Yalçın

kanaviçe
1 ay önce

ilk kez kanaviçe yapmaya karar verdim. ne var ki, dedim, ipi iğneye geçir, deliklerden çaprazla geç, mis gibi.
naif bir heves, büyük bir yanılgıymış.
beyaz kumaşa bakıyorsun… ama bakıyorsun. delik nerede, iğne nereye girip nereden çıkacak? gözlerimle kumaş arasında geçen ilk 15 dakika boyunca yemin ederim küçük bir körlük yaşadım.

ayrıca ipliği iğneye geçirme süresi > işleme süresi bu nasıl bir rezalet. ip bir türlü geçmiyor, geçen kıvrılıyor, kıvrılan düğüm oluyor, düğüm olan sinir ediyor.
bir noktada şöyle düşündüm: “kanaviçeyi yapanlar gerçekten bu kadar sabırlı insanlar mı… yoksa onlar da arada kumaşı bir kenara atıp ‘böyle hobi mi olur ya’ diye sinirleniyor mu?”

ama itiraf edeyim… bir yaprak çıktığında inanılmaz bir haz geliyor. resmen “ben bunu işledim, ben yaptım ulan” diyorsun. bir tür sabır terapisi, sinir bozarak huzura ulaşmak gibi bir şey.

şu an için hedefim: bu ortancayı bitirip çerçeveletmek.
bir sonraki hedefim: kanaviçe değil.

bilgi

Bu sayfada en son eklenen entry'leri kronolojik sırayla görebilirsiniz.

Başlık açmak için giriş yapmalısınız.